TOPLUMSAL CİNSİYET Kadın Mı? Erkek Mi? Yoksa İnsan Mı?
Kategori
Stok Kodu
UHNYFDHZGU
Yazar
Prof. Dr. Recep Özkan
Yayın Yılı
2024
Baskı No
1
Boyut
16x24
Sayfa Sayısı
208
Kâğıt Türü
2. Hamur
Barkod
9786052549698
Örnek
Gönderilmez
Fiyat
200,00 TL + KDV
%15
200,00 TL
170,00 TL
Bir toplumda toplumsal cinsiyet ve kadın konusundaki durumun değerlendirilmesinde, o toplumun çağdaşı toplumlardaki aynı konunun durumuna bakmak değerlendirmenin sağlıklı olmasında temel kriterdir. Toplumsal yaşamdaki erkek ve kadın görünürlüğü ve bu görünürlüğün niteliği; sözlü kültür ürünlerinden yazılı kültür ürünlerine, insan ilişkilerinden kamusal alana kadar birçok alandaki durumu o toplumun toplumsal cinsiyet algısının çok önemli göstergeleridir.
Toplumlara yön veren, çağdaş muasır medeniyet seviyesine ulaşmalarında önemli güç olan temel dinamikler vardır. Bütün toplumlarda bu temel dinamiklerin başında o toplumun kadınları yer alır. Her alanda yapılacak kalkınma hamlelerinde kadının da hesaba katılması gerekmektedir. Böyle bir hesaplama yapılmadan dengeli ve sürekli bir kalkınmanın yapılması mümkün değildir. Her toplumda; topluma yön veren, toplumun çağdaş muasır medeniyetler seviyesine ulaşmasını sağlayanların başına o toplumun aydınlar gelmektedir. Hal böyle olunca Gökalp’in deyimiyle “Bir milletin kadınları nasıl düşünürse halkı da öyle düşünür” sözleri, toplumda kadınların aydın olmalarını, toplumun ilerlemesi ve gelişmesinde önemli görev üstlenmeleri gerektiğini ortaya koymaktadır. T. Fikret de “Düşerse kadın alçalır beşer” sözleriyle kadınların, toplumların medeniyet seviyelerindeki fonksiyonunu açıkça ortaya koymaktadır.
Kitle iletişim araçlarının çoğalmasıyla, özellikle yazılı ve sözlü basının, izleyici ve okuyucu çekebilmek amacıyla kadını bir meta aracı olarak kullanıp zayıf ve ikinci sınıf bir varlık olarak toplum kültürüne yerleştirmeye çalıştığı görülmektedir. Bunun da kadının toplumdaki konumunu yükseltme adına yapıldığı ileri sürülmektedir. Bu duruma kadını koruma ve konumunu yüceltme amacıyla çalıştıklarını ileri süren kadın hakları savunucularının ise ilgisiz kalması garip bir manzara sergilemektedir.